7 Ağustos 2016 Pazar

MİCHAEL LEE WEST AŞK ADINDA HAYAT KİTAP YORUMU



               


Kitap adı: Ask Adında Hayat 
Yazar: Michel Lee West  
Yayınevi: Arkadya Yayınları
Basım Yılı:2013
Sayfa Sayısı:432
Tür: Romantik, polisiye

      Merhaba arkadaşlar :)

  Bugün sizlere uzun zamandır okumayı ertelediğim bir kitaptan bahsedeceğim.

  Bu kitabı Samsun Penguen Kitapevinden almıştım yaklaşık 1 yıl önce. Kitabın kapağını görür görmez vuruldum konusu da ilgimi çekmişti ama okumayı neden bu kadar geciktirdim hiç bilmiyorum.

                                Gerçek aşkı bulmak mı, yoksa ondan kaçmak mı daha kolay?

  Teeny Templeton, sonunda kaderin ona da güldüğünü düşünmektedir. Evlenecektir, kendi düğün pastasını kendisi yapacaktır ve o sıkıntılı geçmişini ardında bırakacaktır. Ta ki nişanlısını kendi evlerinin şeftali bahçesinde iki kadınla yakalayana kadar… Hem de çırılçıplak bir haldelerken...

   Bu skandalın ardından düğünleri iptal olur. Ne var ki Teeny'nin başına gelenler bununla sınırlı kalmayacaktır. Nişanlısı bu olaydan birkaç gün sonra ölü bulunur ve herkes Teeny'nin suçlu olduğunu düşünür.

  Tek umudu, artık başarılı bir avukat olan ilk aşkı Coop O'Malley'dir. Ancak onunla yüzleşmek demek, geçmişle de yüzleşmek anlamına gelmektedir. Peki, Teeny başına gelenlere rağmen kalbinin sesini dinleyip karşısındaki bu adama yeniden güvenebilecek midir? 
Sıkıntıların bir şekilde güzelliklere yol verdiğini gösteren Aşk Adında Hayat, eğlenceli dili, müthiş kurgusuyla kalbinizi fethedecek.


  Evet arka kapak yazısı bu şekilde. Kitabın konusu gerçekten güzel. Ben 2 günde bitirdim dili  sade ve sürükleyici okurken sıkılmıyorsunuz. Kitabın ilk bölümleri aşk romanı gibi ilerliyor fakat bir yerden sonra tamamen güzel bir polisiye romanına dönüşüyor.  Ana karakteri çok sevdiğimi söyleyemem kitabın basında da bir kaç hatalı bölüm vardı onun dışında gerçekten kolay ve keyifli bir okuma oldu benim için.



NOT : Kitabı okurken canınız fena halde tatlı isteyebilir.

kitabın sonunda harika tarifler var :)

Dİkkat Spoiler

Katilin kim olduğunu kitabın ortalarında anladım ben. Kadının tavırları, gereksiz samimiyeti ve her şeye dahil olması çok dikkatimi çekti okurken ve onunla ilgili parçaları birleştirince sonunu az çok tahmin ettim.

Kitaba Puanım: 5/4

15 Ağustos 2015 Cumartesi

JOSH MALERMAN KAFES KİTAP YORUMU



Kitap adı: Kafes
Yazar: Josh Malerman
Orijinal Adı: Bird Box
Yayınevi: İthaki Yayınları
Basım Yılı: Ağustos 2015
Sayfa Sayısı: 330
Tür: Korku, Gerilim


MERHABALAR :)

Nasıl gidiyor arkadaşlar ?  Ben bu aralar sıcaklardan çok şikayetçiyim tatile de gidemeyince yaz

çekilmiyor maalesef. Umarım sizin yazınız daha eğlenceli geçiyordur.^^

Görülmemesi gereken korkunç bir şey...

Ona atılan bir  bakış kişiyi ölümcül bir deliliğe sürüklüyor. 

Ne olduğunu ve nereden geldiğini ise kimse bilmiyor. 

Kitabı bitireli yaklaşık 3 dk oldu gözlerim dolu dolu yazıyorum bu kitabı, böyle ağlatan kitaplardan

 değil de boğazı düğümleyen kitaplardan biri kafes.

Öncelikle kitabı alırken bir beklentim yoktu hatta son anda attım sepete. Kargo geldiğinde kitapları

incelerken Kafes'i çevirenin Aslı abla olduğunu görünce okumaya bu kitaptan başlamaya karar

verdim. iyi ki de öyle yapmışım. Çünkü son bitirdiğim kitap Bakarsın Bulutlar Gider benim için  

biraz sıkıcı bir okuma olmustu.

     Kitaba başladığımda saat sabah 9 gibiydi. Bir süre sonra saate bir baktım 16.30 olmuş. Zaman

nasıl aktı gitti hiç anlamadım kitabı bir an olsun elimden bırakamadım zaten gerilim kitabı olduğu

için sürekli olaylar olaylar... bir de insan bilmediği seyden korkarmış ya  heh aynen öyleymiş

kitapta Malorie yaratık yanımdaydı, arkamdaydı vs dedikçe bana

geliyor galipten sesler :D iste hep beynin oyunları bunlar ^^  Azıcık (!) korka, biraz üzüle  1

günde bitiverdi kitap, Sonu hakkında konusmak istemiyorum ama umarım bu kitap seridir.

DİKKAT SPOİLER  !!!!

 Kitapla ilgili elestirebileceğim tek yer Malorie doğum yaparken gerçekleşen olaylar oldu. Çok mu

hızlı geçti, az mı ayrıntı vardı ben mi anlamadım bilemiyorum ama o bölümü okurken bir kafam

karıştı ''ne oldu simdi ya ?'' '' nasıl yani ?'' falan oldum.  Ama bu kısa bir bölüm olduğu için çok da

rahatsız etmedi beni.


İthaki yayınları bu sıralar favorim olmaya devam ediyor. Üst üste yayınladıkları muhteşem kitapları

bence mutlaka okumalısınız.   Hatta ben bu yazıyı yayınladıktan hemen sonra Trenzalore 

Öykülerine başlayacağım.


Sizler de Kafes'i okumadıysanız bence bir an önce okuyun eğer okuduysanız yorumlarınızı benimle

paylaşırsanız çok mutlu olurum. Hoşçakalın !





14 Ağustos 2015 Cuma

KİTAP ALIŞVERİŞİ #4

 SELAM!

Son zamanlarda o kadar çok kitap aldım ki ama hep parça parça olduğu için yazmak istemedim.

Son alışverisimde 14 kitap alınca dedim  blogda bir alışveriş yazısı yazayım artık.

alışverisi çoğu zaman olduğu gibi yine okuoku.com dan yaptım.

kitapların hepsini indirimli aldım bu yüzden çok mutluyum.

siz son zamanlarda hangi kitapları aldınız ya da içinde okuduğunuz kitaplar var mı benimle paylaşırsanız sevinirim.

Görüsmek üzere ^^





29 Haziran 2015 Pazartesi

PAULA HAWKİNS TRENDEKİ KIZ KİTAP YORUMU



Merhaba !


Trendeki kız bana bir arkadasımın hediyesiydi.

Söylemem gereken ilk sey sanırım kitabın kapağı. BAYILDIM.

İthaki yayınları son zamanlarda gercekten bu konuda çok iyi iş çıkarıyor.

Kitaptan bahsedeyim biraz sizlere

Kitap 3 farklı kadın karakterin gözünden anlatılıyor, ben bu tarz anlatımları çok sevmesem de bu kitapta sorun yasamadım.

karakterlerimizin isimleri Rachel, Anna ve Megan.

Bu 3 kadını bir araya getiren tesadüfler ve problemleri görüyoruz kitabın ilerleyen sayfalarında.

Ana karakterimiz Rachel  yeni bosanmıs, alkolik ve depresyonda bir kadın. Kocasından ayrıldıktan sonra bir arkadasının evine yerlesir ve her gün işe gitmek için Londra trenine binmesi gerekmektedir.
 Yolculuğunda trenden disarıyı izlerken gözüne bir ev takılır ve Rachel her seferinde bu evi izlemeye baslar. Zaman geçtikce Rachel bunu takıntı haline getirir. Bir gün yine evi izlerken bir olaya sahit olur ve ertesi gün o evde yasayan kadının kaybolduğu öğrenir.

Rachel bir sekilde kendini olayların ortasinda bulur fakat o sırada sarhos olduğu için her seyi tam hatırlamaz. Polise gider ama alkolik olduğu için polisler Rachel'a inanmaz ve  o da bu işi kendi başına çözmek için harekete gecer.

Trendeki kız, benim için oldukça heyecanlı bir okuma oldu. kitabı bir türlü elimden bırakamadım. Kitapta rahatsız olduğum tek sey sonu oldu çünkü benim için çok tahmin edilebilir bir sondu.

baska bir yorumda görüsmek üzere, Hosçakalın.


kitaba puanım 5/3

11 Mayıs 2015 Pazartesi

Mim : Sosyal Medya




Sevgili Mehtap beni aylar önce mimlemişti kendisine çok tesekkür ederim :)

Mehtap'ın blogu için tık tık

Facebook sayfası için tık tık



Facebook sorusu: Herkesin sana okuman için baskı yaptığı bir kitap?
Son zamanlarda en çok trendeki kız'ı okumam için azıcık baskılanıyorum :)



Tumblr sorusu: Sen okuduktan sonra popüler olan bir kitap ?

Hakan Günday- Kinyas ve Kayra

Bu kitap benim en sevdiğim kitap ve ben ilk çıktığı yıllarda okumustum o zamanlar çok bilinmiyordu tabi sonra bir kaç filmde falan adı geçince patladı gitti.



MySpace sorusu: Beğenip beğenmediğini hatırlamadığın bir kitap ?

Canan Tan kitapları sanırım ya çoğu kitabını ortaokulda okudum ama konularını bile hatırlamıyorum su an.



YouTube Sorusu: Filme çevrilmesini istediğin bir kitap?
Kitapların film versiyonlarını çok tercih etmesemde Alper Canıgüz'ün Kitaplarından biri olabillir.



Goodreads sorusu: Herkese önerdiğin bir kitap ?

Stephen King- O

Hakan Günday - Kinyas ve Kayra

Barış Bıçakçı- Bizim Büyük Çaresizliğimiz

(Yine bir den fazla oldu) ^.^



Bende pillikütüphane ve yolunneresindeyim bloglarını etiketliyorum yaparsanız süper olur.

Hoşçakalın.

10 Mayıs 2015 Pazar

ANDY WEİR MARSLI YORUMU



Merhabalar...

   Yine bir kitap yorumu ile sizlerleyim. Bugün yorumlayacağım kitap Goodreads'te 2014 yılının en iyi bilimkurgu kitabı seçildi.
 
    Marslı aslında çıkar çıkmaz hemen aldığım kitaplardan biri hatta Türkçeye çevrilmesini heyecanla bekledim :) Yorumu bu kadar geç girmemin nedeni bazı kişisel sorunlarım yüzünden yazmak için düşüncelerimi toparlayamamam. Ve tabi şiddetli migren ağrıları.

    Gelelim bu muhtesem kitaba...

Öncelikle kitabın kapağından bahsedeyim. İthaki yayınları bu kitabı orijinal kapağı ile  bastı bence
çok iyi oldu. Sizce de kapak çok güzel değil mi ? Ama asıl olay kitabı elimize alınca başlıyor. kitabın dokusu çok farklı nasıl olduğunu tarif etmem biraz zor ama sanki böyle ten dokusu gibi. Ben çok beğendim.
 
    İthaki yayınları bizi şaşırtıyor bu aralar kendilerine çook teşekkür ederiz.

Marslı'ya sınav döneminde başladığım için bitirmem 4 gün sürdü. Normalde 1 günde bitirilebilecek kadar akıcı ve sürükleyici bir kitap.



'' Altı gün önce, Mark Watney Mars'a ayak basan ilk insanlardan biriydi. Şimdi ise, orada ölmesi neredeyse kesin.''

    Kahramanımız Mark Watney Nasa'da çalışan bir astronottur. Görevleri  Ares 3 adlı uzay aracı ile marsa gidip oradan deneyler yapabilmek için örnek toplamaktır. Mars'a gönderildiklerinde önce her sey sorunsuz bir sekilde devam eder fakat yakalandıkları bir kum fırtınası nedeniyle görev iptal edilir Ares 3 e dönerken ekipmandan kopan bir parça Mark'a çarpar ve onu geriye sürükler arkadaşları Mark'ı ararlar fakat bulamayınca istemeyerek de olsa yollarına devam ederler çünkü Mark'ın hayatta kalma olasılığı yok denecek kadar azdır. Ekip uzay aracına binip Marstan ayrılır...
 
    Evet Mark hayatta kalmıştır ve Mars'ta tek başınadır.

Marslı 2015'te film olarak gösterime girecek. Bence kitabı en kısa zamanda okumalısınız.

  Bir sonraki yorumda görüşmek üzere, hoşçakalın.
 

27 Ocak 2015 Salı

STEPHEN KİNG GÖZ ( CARRİE ) YORUMU





Herkese merhaba :)

Nasılsınız arkadaşlar umarım iyisinizdir, ben pek bir mutluyum bu günlerde.

Bugün ilk defa bir Stephen King kitabı yorumlamaya çalışacağım gerçekten zor olacak :)

Stephen King'in seri dışında Türkçeye çevrilen tüm kitaplarını okudum ve gerçekten o adama hastayım. Kısa zamanda en sevdiğim kitabı olan O'nun sansürsüz versiyonunu da alacağım.

Gelelim kitaba,,

Öncelikle kitabın kapağına bayıldığımı söylemeliyim.

Ana karakterimiz Carrie White lise son sınıf öğrencisi, aşırı dindar, fazlaca akıl hastası olan annesi ile birlikte yaşamaktadır. Annesi Carrie üzerinde oldukça baskıcıdır ve onu sürekli dua etmesi için dolaba kilitler, bu baskılar Carrie'nin kendine güvenini ve toplumdaki davranışlarını da etkiler.
Carrie herkesin küçük düşürdüğü, alay ettiği, ezik biri. Kim bilebilir ki bu kızın bir canavara dönüşeceğini.. Spoiler vermek istemediğim için daha fazla anlatmıyorum, Şunu söylemeliyim ki kitabı 2 günde bitirdim ve okurken tek bir sayfasında bile sıkılmadım. Kitapta Chis'ten ve sevgilisi Bill'den gerçekten nefret ettim. Sue ve Tommy'i çok çok sevdim. Carrie zaten bebeğim ya özellikle de kitabın sonundaki olaylarda o sahneler gözümde canlandı çok etkileyiciydi  :)

NOT : Kitabı okuduktan sonra filmi de izledim ve filmde kitaba gerçekten bağlı kalınmış bir kaç küçük detay dısında birebir aynıydı. Ben filmi de çok beğendim.


Puanım: 5/5